10 Nisan 2014 Perşembe

Özgeçmiş (cv)

Volkan UGUZ 07.04.1993 tarihinde  ilklerin şehri Uşak'ta doğdum Recep Dinç ilköğretim  okulunda okudum, liseyi Vala Gedik Anadolu Lisesinde sosyal bölümleri bitirdim üniversiteyi Pamukkale Üniversitesi Honaz Meslek Yüksek Okulunda  büro yönetimi ve yönetici asistanlığı bölümünde okuyorum..

Burma Cami Uşak

Uşak il merkezinde bulunmaktadır.Yapım tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte kapısında bulunan kitabede 1769 yılında tadilat gördüğü anlaşılmaktadır.
Bu kitabede:
“Çün harabe müşerref oldu bu cami ey hüncaz
Hoş delalet kıldı tamirine Abdullah izam
Hayre sai olduğu içün ol azizi muhterem
Yeğinle buldu hayatı kubbe şadırvan can
Çün minare giyecek başına bir zerrin külah
Dedi tarihi bir müferriş camii oldu bu tamam hicri sene 1185 (m.1769).”
yazmaktadır.
Camii iki kubbelidir.1867 ve 1922 yıllarında yangın geçirmiş, 1922 ve 1988 yıllarında onarım görmüştür.
Caminin minaresi kırmızı tuğladen yapılmıştır,tek şerefelidir.Minare yivli ve helezonik bir biçimde yükseldiğinden Burma Camii adını almıştır.

Uşak Otogarı

Uşak'ın yeni otogarıdır  daha faaliyete girmedi..

Atatürk Kültür Merkezi

Atatürk Kültür Merkezinde;
  • 340 (1 Nolu Salon) ve 140 kişi (2 Nolu Salon) kapasiteli tiyatrodan panele, sinema gösteriminden çeşitli toplantılara kadar bir çok konuda etkinliklerin düzenlendiği iki adet çok amaçlı salon,
  • Halkoyunları ve modern danslar gibi dans kurslarının verildiği bale salonu,
  • 16 kişilik bilgisayar laboratuvarı,
  • resim atolyesi,
  • çini ve seramik süslemeciliği atölyesi,
  • fitness salonu,
  • halter salonu,
  • fuaye - sergi alanı,
  • çeşitli kursların verildiği akıllı tahtalar ve sinevizyon cihazlarıyla donatılmış derslikler
  • Kent Konseyi
  • Oda Orkestrası
  • idari odalar bulunmaktadır.

Uşak Devlet Hastahanesi


Uşak Üniversitesi


Uşak Üniversitesinin Yaptığı Güneş Işığı İle Çalışan Araba

Uşak'ın zeki insanları :D

Uşak Havaalanı

Türkiye Havalimanlarının işletilmesi ile Türkiye Hava sahasındaki hava trafiğinin düzenlenmesi ve kontrolü görevi, Devlet Hava Meydanları İşletmesi(DHMİ) Genel Müdürlüğünce yerine getirilmektedir.

Türk Sivil Havacılık sektörünün altyapısını oluşturan tesis ve donanımıyla, 1933 yılından bu yana değişik isim ve statülerle hizmetlerini yürütmekte olan kuruluş, 233 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve Ana Statüsü çerçevesinde 1984 yılından itibaren faaliyetlerini Kamu İktisadi Tesebbüsü olarak sürdürmektedir.

Uşak'ın En Büyük Yapıtı Özgöbek Rönesans Oteli

5 yıldızlı bir oteldir   en tepesinden  Uşak'ın her yerini görebilirsiniz

Valilik ve Kurtuluş savaşını sembol eden heykel

Uşak'ın kalbi konumundadır  herkezin bulusma noktası ve heryere gidebildiğimiz yerdir

Uşak'ın En Meşhuru El Halıları


Selçuklu halılarından sonra, Türk halı sanatının ikinci parlak devri 16. yüzyılda Uşak ve çevresinde yapılan halılarla başlar. Türk halıları içinde en büyük ve tanınmış olan Uşak halıları, müzenin en önemli koleksiyonunu oluşturmaktadır. Bunlar, Avrupa ressamlarının tablolarında görülmeye ve tablolarında yer alan ressamların adlarıyla anılmaya başlamıştır. Alman ressam Hans Holbein’in tablolarındaki halılar Holbein Halıları, Lorenzo Lotto’nun tablolarındakiler Loto halıları, Carlo Crivelli’nin resimlediği halılar Crivelli Halısı ve Memling tablolarındaki halılar ise Memling Halısı olarak anılmış ve literatüre de bu şekilde geçmiştir.
Uşak Halıları, iki esas gruba ayrılır. Bunlar, madalyonlu Uşak halıları ve yıldızlı Uşak halıları olarak isimlendirilmiştir. Bunların yanı sıra, çintemanili ve kuşlu Uşak halıları da önemli bir yer tutmaktadır. Bu halılarda simetrik düğüm tekniği kullanılmıştır.
Madalyonlu Uşak halıları daha önemli bir grup olarak 16. yüzyıldan 18. yüzyıl içinde de gelişmiş ve on metre kadar uzun olanları yapılmıştır. Orta eksende yuvarlak, yanlarda sivri dilimli madalyonların sıralanmasından ibaret ve sonsuzluk prensibine göre kompozise edilmiştir. Bunların en iyi cinsleri, sarıçiçeklerle doldurulmuş lacivert zemin üzerine koyu kırmızı ve mavi madalyonlardır. Kırmızı zeminler daha zengin ve madalyonları laciverttir.
Yıldızlı Uşak halıları sayıca küçük bir grup olup, sekiz kollu yıldızlarla küçük baklava biçimindeki madalyonların kaydırılmış eksen üzerinde alternatif sıralanmasını gösterir. Bunlar orta boy halılar grubuna girer ve dört metreden uzun olanı pek azdır.

Kime Ait Olduğu Bilinmeyen Bir Eser Daha


Halıpazarı KöprüsüUşak şehri içinden geçen kuzey-güney istikametinde akan ve güneyde Banaz Çayı'na dökülen Dokuzsele Deresi'nin üzerine inşaa edilmiş tek gözlü köprü.
1671 yılında Uşak'a uğrayan Evliya Çelebi, bu köprüden geçtiğini yazmaktadır. Bu nedenle 400 yıldan fazla bir tarihe sahip olduğu anlaşılmaktadır. Köprünün içten içe genişliği 5 metre, uzunluğu 12 metre, yüksekliği 2,5 metredir. Halen kullanılmaktadır. Çok sağlam bir taş köprüdür ve üzerinde kitabe yoktur.

Uşak Tren Garı


Atakule


Dünyanın En Büyük İkinci Kanyonları Ulubey Kanyonları

Ulubey KanyonuUşak ilinin Ulubey ilçesi sınırları içerisinde bulunan kanyonABD'nin Arizona Eyaleti sınırları içerisinde bulunan Büyük Kanyon'dan sonra dünyanın en büyük 2. kanyonudur. Bugüne kadar bilinmeyen kanyon, Ulubey Çayı ve Banaz Çayı boyunca devam eden bir ana kanyon ile buna bağlanan onlarca büyük yan kanyonlardan oluşur. Ulubey çayı, bütün kanyonu adeta saklı bir cennete çevirmişti

Uşak'ın Türkiye'nin İlk Şeker Fabrikası 1923 Yılında Kurulan Nuri Şeker Fabrikası

Uşak eşrafından Mehmet Hacım ve arkadaşları tarafından bir anonim şirket olarak kurulan şeker fabrikasıdır. Türkiye'nin ilk şeker fabrikası olarak bilinir.Cumhuriyet'in kurulması ve gelişmesi döneminde önemli bir kilometre taşıdır. Bütün Uşak halkı kurulmasına katkıda bulunmuştur. Ekonomik gücü olan her Uşaklı bu girişime katkıda bulunmuştur. Fabrika, etkinliğini günümüzde de sürdürmektedir.
Fabrikanın adı bir süre sonra "Nuri Şeker" olarak değiştirilmiştir. Kuruluş çalışmalarının izlenmesi amacıyla Ankara'ya gönderilen Şeker, sonraları fabrikanın kurucusu olarak anılmaya başlamıştır. Tüm Uşaklıların katkılarıyla kurulmuş olan ve Kurtuluş Savaşı sonrası dayanışmanın bir ürünü olarak ortaya çıkan fabrikanın en büyük ortağı Mehmet Hacım'dı

küçük ama paha biçilemeyen eser KARUN hazıneleri



Karun Hazinesi veya Karun Hazineleri, çoğu MÖ 560-546 yılları arasında Lidya ülkesini yöneten Kroisos veya Krezüs (Karun) dönemine ait olan ve Uşak'ın 25 km batısında ve İzmir Karayolu üzerinde bulunan Güre Kasabası yakınlarındaki tümülüslerden 1960'lı yıllarda çıkarılarak kaçırılan ve 1993 yılında geri alınan eserlerin toplu adı. Bazı kaynaklarda Lidya Hazinesi veya Lidya Hazineleri olarak da anılırlar.
Lidya döneminin en görkemli eserleri arasında yer alan bu hazine 1965-66-68 yıllarında kaçırılmıştır. İlk soygun 1965 yılında Toptepe tümülüsünde gerçekleşti. 5 kişilik grup tünel kazarak mezar odasına ulaşarak, buradaki buldukları eserleri dönemin parasıyla 65,000 TL'ye sattılar. Daha sonra, 1966'da, İkiztepe tümülüsü 11 kişi tarafindan soyuldu ve oda içerisindeki 150 parça önce saklanıp daha sonra 160,000 TL'ye satıldı. Güre'deki üçüncü soygun 1968 yılında Aktepe tümülüsünde yapıldı ve bulunan resim ve kabartmalar 40,000 TL'ye satıldı. Hazinenin tamamı New York'taki Metropolitan Müzesi'nde 1985 yılında bir sergide gazeteci Özgen Acar tarafından görülmeleriyle bulundu. Dönemin Kültür bakanlığının uyarılması sonucu müzenin depolarında saklanan eserleri almak için 1987’de dava açıldı ve yaklaşık 40 milyon dolarlık masrafa yol açan hukuki süreçler sonunda 1993'de Türkiye'ye geri getirildi. İade, müze yetkililerinin 6 yıl süren davayı kaybedeceklerini anlamalarıyla gerçekleşti.
1996'dan beri Uşak Arkeoloji Müzesi’nde sergilenen Karun Hazineleri’ni son beş yılda 769 yabancı turistin ziyaret ettiği ortaya çıktı. Yer sıkıntısından dolayı onlarca eserin üst üste istiflendiği müzede, 35 bin 573 tarihî eser bulunuyor. Bu eserlerin yüzde 10’u sergileniyor. Müzede Karun Hazineleri’ne ait 450 adet eserden 300’ü sergileniyor.

ATATÜRK' ümüzün kurtuluş savaşında kaldığı ev

Uşak'ın tarihi binalarından biri olan Kaftancızade Konağı, günümüzde Etnografya Müzesi olarak hizmet vermekte. Şehrin hem tarihi mimarisini hem de kültürel yaşantısını gözlemleyebileceğiniz konak, il merkezine bağlı olan Bozkurt Mahallesi'nde bulunuyor.

Bu yapıya Atatürk Evi de denmektedir. Bunun sebebi, Kurtuluş Savaşı'nın cereyan ettiği dönemlerde karargah binası olarak kullanılması ve Atatürk'ün bir süre burada ikamet etmiş olmasıdır. Aynı zamanda Yunan Ordusu Başkomutanı Trikopis ile Atatürk bu binada görüşmüştür. Trikopis esir düşmesine rağmen bu konakta Atatürk'ün misafiri olmuştur.

Kaftancızade Konağı, 1973 yılında kamulaştırılmış ve restore edilmiştir. 1978 yılında ise müze olarak hizmet vermeye başlamıştır.

Müzede yöresel kıyafetler, kilimler, eski silahlar ve halılar sergilenmekte. Üst katı Atatürk Müzesi olarak düzenlenmiş olup, bu katta Atatürk'ün yatak odası ve kişisel eşyaları mevcuttur.
 

Tarihi Evleri Görmeye Safranbolu' ya Gitmeye Gerek Yok Uşak'tada Var


Clandıras Köprüsü

Uşak ilinin Karahallı ilçesinde yer alan frigyalılar döneminden kalma tarihi köprü. Köprü banaz çayı üzerine yaklaşık 2500 yıl önce yapılmıştır. Köprünün iki ucu, dağ kayalarının yarı beli üzerine oturmuştur. Uzunluğu 24 metre, derinliği 17 metre, eni 1,75 metredir. Taşların yüzleri kalemle işlenmiş ve kemerlerin iri taşları zıvanalı olarak birbirine iyice kenetlendirilmiştir. Kemeri kasnak biçimindedir.
Köprü fil ayağı tabir edilen iki ana gövdeden oluşmuş sabit kaya üzerine bindirme tekniğiyle inşa edilmiştir. Hangi amaçla yapıldığına ait hiçbir iz bulunmamaktadır. Ancak kilit taşlarından birinin oynaması üzerine son yıllarda beton ile tamir edilerek orijinalliğini yitirmiştir.
Köprünün yanında Karahallı Elektrik Santrali vardır. Santralden boşaltılan su beton bir kanal ile köprünün yanıbaşından 17 metre yükseklikten dökülmektedir.
Clandras Köprüsü ve çevresi bölge için önemli bir mesire yeridir

Ufak Ama Gösterişli Buram Buram Tarih Kokan Kent İlklerin Şehri UŞAK

Antik dönemdeki adı "Temenothyrea" olan Uşak, İç Ege Bölgesinde Batı ve Orta Anadolu'yu birbirine bağlayan bölgede yer almaktadır. Uşak ve çevresinin MÖ 4000 yılından itibaren yerleşime açıldığı anlaşılmaktadır. Özellikle Bronz çağında yerleşimin daha yaygınlaştığı görülmektedir. M.Ö. 2000 de Anadolu’da ilk siyasi birliği kuran Hititlerin, M.Ö. 1000 de ise Friglerin batı sınırını oluşturan Uşak ve çevresi bu kültürlerden ziyade İon kültürünün etkisi altında kalmıştır. MÖ. 7. Yüzyılda Kral Gyges’in Lidyaİmparatorluğunu ele geçirmesi ile topraklarının büyük kısmı Lidya’da kalan Uşak, MÖ. 620’de tamamen Lidya’nın egemenliğine girmiştir. MÖ. 546’da Lidya’nın tarihten silinmesi sonucu bölge Perslerin hakimiyetine girmiştir. Pers egemenliği MÖ. 334 yılına kadar devam etmiştir. Bu tarihte Makedonya’ lı Büyük İskender’ in Anadolu seferi sonucu bölge tüm Anadolu gibi Büyük İskender’ in hakimiyetine girmiş, İskender’ in ölümünden sonra ise bölge, Büyük İskender’ in generallerinden Antigonos’ un payına verilmiştir. Daha sonra bir süre Bergama krallığına bağlanan Uşak ve çevresi MÖ. 189 yılında Roma hakimiyetine geçmiş, Roma İmparatorluğunun ikiye ayrılması neticesinde Doğu Roma sınırları içinde kalan Uşak, MS. 12. yüzyıla kadar Bizans hakimiyetinde kalmıştır. 1071’den sonra yöre, zaman zaman Selçuklular ile Bizanslılar arasında el değiştirmiş, 1176 yılında Selçuklu Sultanı II. Kılıçarslan ile Bizans İmparatoru Manuel Komnenos arasında yapılan Miryakefalon (Kumdanlı) Savaşı sonucunda Selçuklulara geçmiştir. Beylikler döneminde Germiyanoğulları’ na tabi olan Uşak ve çevresi, 1391 de Yıldırım Bayezid’ in Germiyanoğulları hakimiyetine son vermesi ile Osmanlılara dahil olmuş, Fetret Devrinde beylikler tekrar canlanmış, 1429 yılında Germiyanoğulları’ nın son hükümdarı II. Yakup Bey’ in vasiyeti ile Osmanlı Devletine kalmıştır. Uşak, Osmanlı hakimiyetine girdikten bir süre sonra yapılan idari taksimata göre Anadolu Eyaletine bağlı Kütahya Sancağının bir kazasıdır. 29 Ağustosta 1920' de Yunan kuvvetlerince işgal edilen Uşak, işgalden 1 Eylül 1922 günü kurtuldu. Osmanlı devrinde Hüdavendigar Vilayetinin Kütahya Sancağına bağlı bir kaza olan Uşak, 20 Nisan 1924 tarihli 491 Sayılı Teşkilat-i Esasiye Kanunu ile yapılan idari düzenlemede yine Kütahya Vilayetinin bir kazası olarak kaldı. Türkiye Cumhuriyetinin yeni idari yapısı içinde Banaz, Sivaslı, Karahallı ve Ulubey Nahiyeleri, Uşak Kazasına bağlandı. 9 Temmuz 1953 tarih ve 6129 Sayılı kanunla vilayet haline getirilen Uşak’a Manisa ilinden Eşme ilçesi bağlandı.[2]

Nüfus[değiştir | kaynağı değiştir]

1890 tarihli Hüdavendigar vilayeti salnamesinde Uşak kasabasının toplam nüfusu 12.684, 1898 yılı salnamesinde 12.841 olarak belirtilmiştir.[3] 1924 Türk Ticaret Salnamesinde Uşak merkezinin nüfusu 15.000 olarak belirtilmiştir. Cumhuriyet Devri'nin ilk nüfus sayımı 28 Ekim 1927' de yapılmış olup, bu sayıma göre Uşak merkezinin 16.887 olarak belirlenmiştir. Merkez ilçenin 3 kasabası (İlyaslı,Bölme, Güre ), 88 köyü ve 129 mezrası bulunmaktadır. Merkez ilçede 19 mahalle bulunmaktadır. 2013 yılı verilerine göre merkez nüfusu 192.144 kişidir